top of page

ARTICLES

​ON THE VILLAGE PATH / KÖY YOLUNDA, Anatolia, Turkey 1955

ON THE VILLAGE PATH / KÖY YOLUNDA, Antalya, Turkey 1955

Seyit Ali Ak

Erken Cumhuriyet Dönemi Türk Fotoğrafı 1923–1960, Remzi Kitapevi
Nisan 2001

 

Kartpostallı Yaşam

 

En eski foto muhabirleri, saraydan çıkmayan II. Abdülhamid’in toplumsal gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmasını sağlayan fotoğrafçılardır. Padişah katılamadığı törenleri, eğlenceleri, göremediği cins atları, yeni binaları, kentleri, tüm toplumsal olayları onların gözüyle görmüştür. Yıldız Sarayı Fotoğraf Albümleri Koleksiyonu otuz beş bin fotoğraf içermektedir. Albümler, cep kitabı ölçüsünden, eni boyu bir metreye değin varan ölçülerdedir. Bu bir kapalı devre foto muhabirliği olup saraya yollanan albümün karşılığı Osmanlı nişanıdır.

 

Dönemin foto muhabirleri haber nitelikli kartpostalların yaygınlaşması yolunu da açmışlardır. Behzat Üsdiken’in bir araştırmasına göre 1869 yılında Avusturya’da kullanılmaya başlanan kartpostal, 1891 yılından sonra tüm Avrupa’da yaygınlık kazanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda resimli kartpostal yayıncılığı Max Fruchtermann tarafından 1890’lı yıllarda başlatılmış, 1915 yılına değin 2000-2300 kalem çeşitli sayıda kart yayınlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde diğer yayıncıların çıkardığı kartlarla birlikte çeşit sayısı yaklaşık 6000’i bulmaktadır. 0 yıllarda yayınlanan kartpostallar konularına göre sekiz senden oluşmaktadır. Sultanlar, saraylar, manzaralar, ünlü Osmanlılar, dunya ünlüleri, insan manzaraları, hayvanlar ve toplumsal olaylar. Ebuzziya Tevfik, kitap, dergi ve gazetenin yanı sıra kartpostal yayıncılığı da yapmıştır. Onun, Dünya Ünlüleri Serisi’nin “Almanya İmparatoru II. Wilhelm’in İstanbul’u ziyaretine ilişkin 3 numaralı kartpostalı”nın tarihi 1898’dir. Saptanabildiği kadarıyla 29 siyah beyaz, 2 de renkli kartpostal basmıştır.

 

Kartpostalın bir belge ve haberleşme aracı kimliği kazanması, “kartpostal tanımını genişletmiştir. Duygu ve düşünce alışverişini en kısa yoldan çok net bir biçimde gerçekleştirmesi, yayın dünyasında sürekli gelişen ve çeşitlenen bir değer konumuna gelmesine yol açmıştır. Haber fotoğrafları içeren kartpostallar, yüzyıllık zaman diliminde elden ele dolaşan ve aşınmayan bir imge zenginliğine sahiptir.

 

Kartpostallı yaşam Cumhuriyet dönemi koşulları içinde kendine yeni bir yol açmıştır; o da “fotokart”tır. Matbaada basılmış, fotoğraflı posta kartı yerine karanlık odada basılmış anı kartları yurdun çeşitli köşelerinde yaygın bir uygulama olarak ortaya çıkmıştır. Bunların ilk örneklerinin ulusal savaş yıllarına ilişkin fotokartlar olduğu söylenebilir. Söz konusu kartlar ya tamamen illüstrasyon ya da bir illüstrasyonun uygun yerlerine savaş kahramanlarının vesikalık fotoğraflarının, bir zafer töreni sahnesinin yerleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Vesikalıklar yayınlardan kopyalanmış izlenimi vermektedir. Daha sonraki yıllarda yapılan fotokartların ön yüzünde çeken fotoğrafçının simgesi, yer ve tarih açıklaması vardır. Beyaz boyayla yazılmış gibi görünen söz konusu açıklama siyah beyaz banyolarında görüntü gelişimini durdurucu kimyasal olarak kullanılan hiposülfite banılan kalemle yazılmıştır. Arka yüzlerinde aralarında tipik fotoğrafçı damgaları kullanılmış olanları vardır. Fotokartlara fotoğrafçılığın folklorik ürünleri denilebilir. Öncelikle Anadolu’da dar bir çevre içinde fotoğrafçının ilgisini çeken, yaşamında yeni olan, anmalık her şey vardır. İstanbul’da önce Othmar Pferschy özellikle yılbaşılar da binlerce basıp dağıttığı imzalı fotokartlarıyla olaya sanat boyutu katmıştır.

 

Daha sonraki yıllarda Yıldız Moran fotokarta farklı bir sunuş katarak aynı geleneği sürdürmüştür. 1453’ten beri cami olarak kullanılan Ayasofya, Atatürk’ün emri ve Bakanlar Kurulu’nun 24 Kasım 1934 tarihli kararıyla müzeye dönüştürülmüş, 1935’te de ziyarete açılmıştır. Othmar’ın, Ayasofya’da kılınan son namazı çekerek fotokart yapması, bu tarihi anı görsel anlamda ölümsüzleştirmiş, bir belge olarak elden ele dolaşmasını sağlamıştır. “Tasvir Neşriyatı” / Ziyad Ebüzziya, 1949 yılı Haftalık Takvimi, takvim bölümünü içeren etek parçası koparıldığında geriye İstanbul fotoğraflı kartpostallar kalacak biçimde tasarlanmıştır. Kartpostal sayısı kapakla birlikte otuzdur. Bu, öz ve biçim açısından zengin yurt fotoğrafları, Othmar Pferschy’nindir.

 

Seyit Ali Ak

Nisan 2001

bottom of page